Kayserispor dün Avni Aker Spor Kompleksi’nde Trabzon’la karşılaştı.
İlk 45 dakikayı izledim ve içimden “Bu takımdan mutlaka puan ya da puanlar çıkar” hissine kapıldım.
Çünkü top bir o kalede, bir bu kaledeydi; inanılmaz bir ilk yarı oynandı.

İkinci yarı roller değişti ve Galatasaray, Beşiktaş gibi Trabzon’dan da 4 gol yiyerek seriyi bozmadık.
Üzüldük mü? Evet.
Sarsıldık mı? Evet.
Ama futbol hata oyunu diyerek yolumuza bakmamız lazım.

Galibiyete şiddetle ihtiyacımız olduğunu bu futbolculara sürekli hatırlatmamız lazım.

Dün milletvekilimiz Sn. Baki Ersoy’un basın açıklamasını okudum.
Kayserispor’a sahip çıkması takdire şayan.
Keşke her vekil aynı hassasiyeti taşısa…
Keşke her vekil bu kadar sahiplense.

Yalnız Sn. Ersoy’un hem basın açıklaması yapıp hem de basını eleştirmesine anlam veremedim.
Kayseri’deki basın emekçilerini iyi tanırım; hepsi kefil olunacak kadar iyi, Kayserispor sevgisi taşıyan insanlardır.
Hâl böyle olunca bir yanlış anlaşılma olduğu kanaatindeyim.

Biz Kayseriliyiz, bu takıma çoook eski sevdalıyız.
Onun içindir ki kötü düşünmemiz mümkün değildir.
Tabii ben kendi adıma en azından böyle düşünüyorum.

Sn. Baki Ersoy’un da Kayserispor’un iyiliği için uğraştığından zerre şüphem yoktur!

Birlik ve beraberlik esas ilkesine dayanarak kimseyi şeytanlaştırmadan,
Kayserispor için gayret edelim;
ama saygı ve sevgi çerçevesinde.